13 Nisan 2010 Salı

Flaşşşş galibiyet...

   Sezonun belki de en anlamlı gollerinden birine imzasını attı Mauri bu şutuyla... Bologna deplasmanında 2-0 geriden gelerek alınan galibiyet hem derbi öncesi moral motivasyonu üst seviyeye taşıdı hem de 2 hafta üst üste gelen puan kayıpları sonrası derin nefes alınmasına sebep oldu. 

İlk 15 dakika da maç bir anda 2-0 olunca sanırım herkes "tamam buraya kadar" demiş ve sezon boyunca devam eden istikrarsızlığın kabus gibi takıma geri çöktüğünü düşünmüştür. Doğrusu son zamanlarda bu deplasmandan bırakın galibiyeti puan dahi almak Lazio için sorun oluyorken böyle flaş bir galibiyet ben de 2-0 dan sonra beklemiyordum. 

Dias ilk golünü atarken kaptan umut veriyor Mauri de derbi öncesi Totti ve arkadaşlarına selam olsun diyordu bu haftasonunda... Gözler artık Olimpico'da önümüzdeki haftasonu , bakalım ligin gidişatına nasıl bir etkisi olacak kartalların !!
 

Tutunma ...

     Zor olan gerçekleşti de Sardunya'dan sezonun en flaş ve renkli takımlarından biri olan Cagliari'den 3 puan çıktı , hem de berbat deplasman karnesine rağmen net bir skorla...Erken skor bulma yeteneğini edinme yolundaki Reja öğrencileri 4. dakika da kaptanla 37 de de devre arasının kahramanı Floccari ile Roma 'daki mağlubiyetin de intikamını almış olup ilerisi için umut verdi hem taraftara hem de takıma.

     Son 3 hafta da  gol yemeden alınan 2 farklı galibiyetler zinciri gene erken gelen golle Siena karşısında da sürüp bu sezon belki de ilk defa istikrar sağlayarak üst üste 2 maç kazanabildi Lazio. İçerde kaybedilen onlarca puana rağmen taraftarın da sahip çıktığı kartallar 6. dakika da asabi liberosu Lichtsteiner ile öne geçerken 72 de Cruz son sözü söylüyordu. Siena gibi ne zaman ne yapacağı belli olmayan ve süpriz şekilde can yakabilen bir takıma karşı tabii ki kendi evinde favori olan taraf Lazio idi ama bu galibiyet hem lige tutunma hem de güven açısından çok güzel oldu.

 Belirli istikrardan söz ederken bunun puan kazanımı olarak devam etmesi San Siro'dan karşılıklı gollerle dönülmesi Lazio'nun lige istediği zaman asılabiliceğini ve artık yoğunluğunu tamamen Serie A da kalma üzerine toparladığını ispatladı sanırım.  Boriello ile öne geçen şeytanlar sanırım bu sezon kendi evinde aldığı beraberlik sonrası verecek ezeli rakibine şampiyonluğu ! Bundan Lazio'nun da Lichtsteiner ile pay alması ve bana göre altın değerinde 1 puanla evine dönmesi sonraki haftalarda gelebilecek potansiyel puan kayıplarına telafi niteliği taşıyabiliecek.
    Tabii ki muazzam bir futbol oynanmadı Milano da ama en azından teslimkar bir oyun ile skoru belirli bir derbi havası da vermedi eminim taraftarlara Lazio. Aldığı tek puan ise son zamanlarda deplasman da vurulan çembelerin en güzellerinden oldu Milan'a. Bakalım sezon sonu kime ne kadar yarayıp kimden neler götürecek bu kazanılan 1 puan ya da kaybedilen 2 puan.
 
      Bloga başladığım ilk haftalardaki yazılarımdan biri de Napoli deplasmanı idi , o zaman çok çekiniyordum ama güzel bir oyunla 0-0 lık beraberlik sonrası yüksekten uçan rakip karşısında 1 puan kazanılmıştı. Şimdi ise alçaktan seyreden Lazio evinde öne geçmesine rağmen hem de ilk 10 dakika da bulduğu gol ile bana göre 2 önemli puan kaybetmiştir. Puan alma eğiliminde olması güzel olsa da içerde erken golle öne geçip gerisini getirememek sanırım seken çekirgeye tokat oldu biraz. Bu tokadın sahibi de Hamsik ne yazık ki , Floccari de kartalları öne geçiren isim.
     Yeteneksiz Lotito'nun sanırım son zamanlarda takıma kattığı tek değerdir Floccari ve bu sene ligde kalırsa eğer Lazio eminim ki onun sadece yarım sezondaki etkisi tartışılmaz olacaktır.


 

16 Mart 2010 Salı

Serie B ?

Olimpico'daki bu şok mağlubiyet sonrası sanırım seneye Serie B fikstürüne hazırlık yapmanın çok da sakıncası yok. Bu saatten sonra nasıl bir çözüm bulabilicek 110 yıllık çınar çok merak ediyorum ve az da olsa hala umut ediyorum.

Kartalların arkasındaki taraftarı , efsane başkanın anılması ve birlik beraberlik çağrıları ne yazık ki yeterli sinerji yaratamadı sezonun flaş takımı Bari karşısında. Net bir skor akabinde gelen kayıp sezonun bitmesine 10 hafta kala gerçekten inanılmaz bir strese sokacak takımı... Haftaya Sardunya deplasmanında çok zor puan çıkarmak ve bundan sonrası daha da zorlaşacak çünkü Livorno ve Siena geriden gelerek puan alırken mücadele örneği verip tırmanıyor.


Reja da ilaç olamamışken gök mavililere çözüm nedir , hata nerededir sanırım akıllardaki tek soru bu (?)



Cezası nedeniyle curva da yerini alan Zarate'nin üstteki gibi maç öncesi ve alttaki gibi maç sonrası ifadeleri ise artık umutların tükendiğinin göstergesi olsa gerek.
Yaza yaza hal oldum bu serzenişi ama alamıyorum da kendimi , geçen sezonun kupa sahibi bu sezonun süper kupa galibi takımı bu hale sokanlara yazıklar olsun... Hem de rakibi şampiyonluğa koşarken !!!

11 Mart 2010 Perşembe

Anma..

Onursal başkan Longo'nun ölüm yıldönümü Cumartesi. Çok arıyor tabii gözler onu ama sanırım Lazio'nun bu halini kendisi de yaşamak istemezdi. Taraftar için efsane isim cumartesi günkü anma töreninden sonra Pazar günü de maç başlamadan önce 1 dakikalık saygı duruşu ile hatırlanacak.

Mekanı cennet olsun...

7 Mart 2010 Pazar

Olmayacak da ...

 
Geriden gelip zaten maç çevirecek gücü yok bu takımın ama belki Bergoma'daki havayı yakalar diye de düşünmedim değil hani erken bulunan skor sonrası. İlk 45 dakika bitmeden ağzımın payını verdi Pazzini sağolsun. Bu maç sonrası artık benim de pek umudum kalmadı ama tabii çıkmadık candan umut kesilmez. Mutlaka puan alınması gereken maçlar geride kaldıkça panik de artacak o yüzden Kartalların önündeki 2 hafta çok kritik önce içerde Bari sonra da Sardunya da Cagliari...

Luigi Ferrasis'den bu kadar eksikle dönmek tabii ki can sıkıcı.. Bu kadar dediğim de öncelikle motivasyon , güven eksikliği ve de Zarate'nin kırmızı kartı.
 
Kupayı elinden almış olduğu ve en önemli oyuncusu ile dedikodusu çıkmış bir rakibe karşı kendi evinde çok güzel motive olmuş doğrusu maviler ve yenik duruma düşmelerine rağmen çevirdiler de maçı. Lazio bu hafta itibari ile ( 27 ) ligde düşme hattının hemen üstünde play - off turunda yani. Hayırlısı diye diye hal olduk ama bakalım Reja çevirebilecek mi kaderi buradan.. 

Oluyor ? .. Olmuyor !!

Hatırı sayılır bir aradan sonra tekrar yazıyorum pek içimden gelmese de aslında.. Uzun süre paylaşamadım görüşlerimi , aradan da tabii son yazmış olduğum koca kış olimpiyatları geçti bitti Kanada'nın rekor zaferi ile. Neyse konumuz tabii ki futbol genel olarak , özellikle de bu gece . . .
 
Yeni kan dedik ikinci yarı başında bir gaz getirdi çok sürmedi , aradan Ballardini gitti Reja geldi onun da Bergoma'da çıktı ilk hafta gazı ve Parma gibi dişli ve sezonda zaman zaman parlayan bir ekibi deplasmanda geçti Roma temsilcisi hem de net bir skorla.. 0-2

Genel olarak maça bakıldığında aslında sadece güçlü savunma ve direniş göze batıyordu , kornerden gelen gol ve Ledesma'nın uzun süre sonra oyunda olması diğer güzel haraketlerdi Lazio adına .. Floccari'nin iyileşmesi , Zarate'nin uzun zaman sonra büyük bir Parma hatasından da gelse gol atması diğer güzel gelişmelerin habercisi olabilir diye düşünüyorduk  ki kara bulutlar erken döndü semte. 14 Şubat'ta sadece Reja'ya hoşgeldin değil taraftarına da sevgililer günü hediyesi verebilmişti kartallar..
 
 
Ertesi hafta ise oynanan maç sayısı 25 olacaktı ama sıralamada yer pek de iç açıcı değildi hala. Reja'nın sanırım en büyük şanssızlığı geldikten sonra çıktığı 2. maçın Tardini'den sonra Renzo Barbera'da Rossi'nin Palermosu olması idi. Palermo'nun ters geldiğinden falan değil tamamen Rossi den dolayı bu yorumum. E tabii beklendiği gibi dağıldı takım netice de Biava , Dias gibi oyuncularla Sicilya adasından alnınızın akıyla çıkmanız güç , üstüne bir de Miccoli'nin patlayışı denk gelirsi alın size bir net skor daha .. 3-1
( Bu maçta sadece Kolarov'un attığı gole denk gelip de izlediyseniz şapka çıkarttınız mı diye sormak lazım daha da söze gerek yok )
 
Olimpico'da geçen haftanın rakibi ise kupada geçen sezonun intikamını alan ve son haftalarda inanılmaz bir düşüş yaşayan Fiorentina idi. Siviglia'nın bu sezon attığı ilk gol ile daha 7. dakika da öne geçilse de sonuş bu sezon pek alışılan 1-1 di. Son dakikalarda gelen tatsız Keirrison golü hem rakipten kupanın rövanşını alacak hem de çabuk gelen kara bulutları dağıtacak umutları ne yazık ki söktü attı yerinden. Mauri tüm sezon sürdürdüğü gol kaçırma rekoruna bu tatsız tutsuz maçı da ekleyince aslında sonuç kaçınılmaz oldu. Olimpico'daki karne ise şu Fiorentina maçından sonra ; 4 galibiyet - 5 beraberlik - 5 mağlubiyet..sonuç : içler acısı , hedef : Serie B ekibi olmamak !!!

13 Şubat 2010 Cumartesi

Vancouver 2010

Üst üste 3. kez ev sahipliği yapıyor Kanada bu organizasyona. E aslında çok anormalde sayılmaz , yılın kaç günü karla yaşıyorlar , kış sporlarına meraklılar , turist ağırlamaktan haz alıyorlar vs. vs. Tabii lobileri de cabası ya onu es geçmemek lazım sanırım... neyse lafımız yok tabii ki üst üste organize etmelerine bu önemli olimpiyat ayağını.
Dün tatsız bir antreman kazası yaşanmış , 21 yaşındaki Gürcü kızakçı Nodar Kumaritashvili ve hayatını kaybetmiş. Çok genç ve yetenekli ismin bu tehlikeli sporda nasıl can verdiğini düşünmek bile istemiyorum , mekanı cennet olsun diyerek kötü başlayan olimpiyatların güzel devam etmesini diliyorum.